Kebap, insanlık tarihi kadar eski bir geçmişe sahiptir. Ateşin keşfinden sonra etin doğrudan ateşte pişirilmesi ile başlayan bu gelenek, zamanla farklı kültürlerde farklı pişirme yöntemleriyle gelişmiştir. Kebap kelimesinin kökeni Arapça "kabāb" kelimesine dayanır ve "kızartılmış ya da közlenmiş et" anlamına gelir.
Kebap, Antik Mezopotamya, Pers ve Osmanlı dönemlerinde yaygın olarak tüketilen bir yemekti. İlk yazılı kebap tarifleri, 10. yüzyılda Arap mutfağına ait metinlerde görülmektedir. Eski Türkler ise etlerini kılıç üzerinde pişirerek kebabın temellerini atmışlardır.
Osmanlı mutfağı kebap çeşitliliğinin büyük oranda geliştiği bir dönemdir. Saray mutfağında farklı pişirme teknikleri ve özel soslarla hazırlanan kebaplar, zamanla Anadolu'ya yayılmış ve günümüzdeki birçok ünlü kebap tarifinin temelini oluşturmuştur.
Kebap, farklı ülkelerde ve bölgelerde değişik versiyonlarla sunulmaktadır. Türkiye’de Adana kebabı, Urfa kebabı, şiş kebap, döner kebap gibi birçok çeşit bulunurken; Yunanistan’da "Souvlaki", İran’da "Kabab Koobideh", Hindistan’da "Seekh Kebab" gibi versiyonları mevcuttur.
Kebap, tarih boyunca farklı kültürlerde kendine yer edinmiş, lezzetiyle birçok mutfakta vazgeçilmez bir yemek olmuştur. Bugün dünyanın dört bir yanında farklı formlarıyla sunulan kebap, köklü tarihini ve lezzetini koruyarak sofralarımızı süslemeye devam etmektedir.
Bu eşsiz Kebapların lezzetini tatmak için Öz Urfa Kebap ve Lahmacun Salonu’nun lezzet dolu dünyasına bekleriz!